İdil Sanat ve Dil Dergisi
www.idildergisi.com
Cilt 8, Sayı 62  Ekim 2019  (ISSN: 2146-9903, E-ISSN: 2147-3056)
Seçkin SEVİM

NO Makale Adı
1571789305 BİR BELGESEL ÜÇ USTA: SUHA ARIN, HÜSEYİN ANKA VE MİMAR SİNAN’I YENİDEN YORUMLAMAK

Suha Arın (1942-2004), 1970’li yılların ortalarından 1990’lı yılların sonuna kadar ürettiği altmışın üzerinde belgeselle bir çığır açmıştır. Arın, yetiştirdiği öğrencileriyle de belgesel sinema alanında bir ekol olarak kabul edilmektedir. Arın’a göre belgesel sinema, bilim ve sanatın buluştuğu bir kavşak noktasıdır. Bu yüzden belgeselci hem bilim insanı hem de sanatçı olmalıdır. Arın, kendi belgesellerinde de titiz bir araştırma süreci yürütmüş ve ele aldığı konuyu bir “omurga”ya oturtmaya çalışmıştır. Hüseyin Anka ile Sinan’ı Yeniden Yorumlamak (1989), Arın’ın belgesel sinema hakkındaki görüşlerini ideale en yakın düzeyde hayata geçirdiği çalışmalarından biridir. Bu çalışmanın amacı, adı geçen belgeselin bilim ve sanatı birleştiren yaratıcı yaklaşımını çözümlemektir. Suha Arın’ın konuyu üç farklı düzlemde anlatan yaratıcı yaklaşımı, bu belgeseli sıradan bir sanatçı portresi olmaktan çıkarmıştır. Birinci düzlemde, heykeltıraş Hüseyin Anka Özkan’ın (1909-2001), Mimar Sinan’ın (1489-1588) heykelini yeni keşfedilen bir minyatürdeki tasvirinden ve anılarından yola çıkarak yeniden yorumlaması sergilenir. Tezgâhtaki çamur yığını, büyük bir tutkuyla çalışan Hüseyin Anka’nın maharetli ellerinde etkileyici bir Mimar Sinan figürüne evrilir. İkinci düzlemde, Osmanlı İmparatorluğu’nun başmimarının hikâyesi Cumhuriyet tarihinin en önemli heykeltıraşlarından birinin ağzından aktarılır. Hüseyin Anka, anlattığı olayların seyrine göre heykeli yeniden şekillendirir. Üçüncü düzlemde ise Suha Arın, Cumhuriyet’in ve Osmanlı İmparatorluğu’nun bu iki büyük sanatçısının hayatları arasında bir paralellik kurar. Bir belgeselde üç büyük ustanın sanatı sergilenir.


Anahtar Kelimeler: Sanat, bilim, yaratıcılık, belgesel sinema